Güncel Haberler
Daha FazlasıHatay’ın toplumsal gelişim açısından çok önemli uygarlıkların kavşağında bulunduğuna dikkat çeken Adil Okay, bu coğrafyada…
Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı’nca gerçekleştirilen 12. Boğaziçi Film Festivali, Atlas 1948 Sineması’nda düzenlenen ödül töreniyle sona erdi. Sunuculuğunu Merve Aydın’ın üstlendi. 12. Boğaziçi Film Festivali Ödülleri Ulusal Uzun Metraj En İyi Film- Mukadderat (Nadim Güç) En İyi Yönetmen- Erkan Tahhuşoğlu (Döngü) En İyi Senaryo- Belkıs…
Television’s biggest night rewarded a host of new and diverse shows as well as some beloved mainstays. “Shōgun” was the big winner in the drama categories, taking home the four biggest awards of the night. “Hacks” upset “The Bear” after beating it out for best…
Festival Afişleri
TV Kanalımıza Abone Olun
Yazarlarımız
Dünyadan Haberler
Daha FazlasıKitap Haberleri
Daha FazlasıKültür & Sanat
Daha FazlasıGezi Haberleri
Daha FazlasıSöyleşiler
Daha FazlasıSon Haberler
Samandağı’nın fiziki coğrafyası Samandağı’nın yerleşimi Amanos sıra dağlarının güneye inen Kel dağı ile Musa dağı arasındadır. Batısında Akdeniz yer alır. Bu dağlar arasında kalan Samandağı ovası Asi nehrinin getirdiği alüvyonlarla oluşmuş verimli bir ovadır. Al-mina mı? Süveydiye mi? Samandağı mı? Samandağı’n Yunan…
Peder şimdi İstanbul’da. Şişli, Bomonti’deki Fransız Fakirhanesi’nde yaşıyor. Kendisini fısat buldukça, önceden haber vererek ziyaret ediyoruz. Bu ziyaretimiz ise Antakya söyleşilerimizi tamamlamak için. Peder Fakirhane’nin üst katında, iki pencereli, geniş odasında kendisine yeni bir dünya kurmuş. Odanın sol tarafındaki yatağının yanında çalışma masası ve iskemlesi, cam…
İstanbulmodern Müzede 1 Haziranda Açildı. Sessiz suretlerle kurduğu mizansenleriyle tanıdığımız Lale Tara, “Masum Suretler” başlıklı son fotoğraf serisinde bizi, mekânsızlık ve zamansızlık kavramlarıyla tanıştırıyor. Uzay-zamanda yapılan yolculuk olarak açıklanabilecek bu kavramlarla bizi, rasyonel aklı aşan bir dünyaya davet ediyor. Kutsanmış olan yolcuların aynı anda bir…
Anlaşılmasının güçlüğü neredeyse konuya aşina olan herkesin teslim ettiği bir şey olduğu halde çoğu dilin zorluğuna, Almancanın karışıklığına, çeviri sorunlarına, yazımdaki anlaşılmazlığa veya Hegel’in okuyucuya karşı kayıtsızlığına bağlamıştır. Bu metin bize ortaçağın tek boyutlu düşünen, dinsel hegamonyanın altında körelmiş beyinlerin bizleri Hegel gibi çok boyutlu…